Eğer tatil planlarınızı günü birlik olarak değil de konaklama üzerine kurduysanız bölgede lüks otel ve pansiyonlar da bulunmaktadır. İstanbul’un en temiz denizlerinden biri olan Riva’da tekne kiralayarak Riva Deresi üzerinde tekne turuna da çıkabilirsiniz. Özellikle sazlıkların arasından geçerken kendinizi muhteşem hissedeceğinizden hiç şüpheniz olmasın. Girişteki Riva Plajı ve Elmasburnu Plajı, vatandaşların yoğun olarak tercih ettiği plajlar olarak dikkat çekiyor.
Bölgede birçok koy da bulunmakla birlikte Riva Kalesi‘ne de çıkmadan tatilinize nokta koymamanızı tavsiye ediyoruz. Riva’da beklentileri karşılayan bir çay bahçesi olmasa da balık yiyebileceğiniz güzel restoranlar bulunmaktadır.
RİVA KALESİ
Karadeniz’in Anadolu sahilinde, Riva Deresi’nin Karadeniz’e döküldüğü noktada yer almaktadır. Kale Osmanlı Döneminde “Revan Kalesi” olarak adlandırılmıştır. Riva Kalesi’nin yapıldığı tarih tam olarak bilinmiyor. Ancak yapısı ve kullanılan malzemenin detaylarına dair yapılan araştırmalar Kale’nin Cenevizliler tarafından yapıldığını doğrular niteliktedir. Osmanlı Döneminde de kullanıldığı tahmin edilen Kale’nin öncelikli amacının düşman gemilerinin Riva Deresi’nden girerek, İstanbul’un arkasından asker indirmesini engellemek adına gözlem yapması olduğu düşünülmektedir.
Riva Kalesi; Karadeniz’in Anadolu sahilinde, Riva(Rhebas ya da Irve) Deresi’nin Karadeniz’e döküldüğü noktada yer almaktadır. Boğazın Karadeniz tarafından girişi, kuzeye doğru çıkıldığında, Anadolufeneri’ nden sonra yukarıya doğru kıvrılmakta ve ardı ardına sıralı burunlar, koylar ve adacıklar ile oldukça hareketli bir kıyı şeridi olarak uzanmaktadır.
Karadeniz Boğazı’ koridorunun bir miktar dışında kalan bu bölgede sınırı Elmas Burnu teşkil eder. Elmas Burnu’nun batısında Ömerli’ den gelen Riva deresi denize akmaktadır. Elmas Burnu’nun kuzey rüzgârlarına karşı koruduğu Riva Deresi ağzında ise Riva Kalesi yer almaktadır
Karadeniz’in Riva Kalesi’ne yakın yerlerindeki kıyı yerleşimleri gibi Riva yerleşiminin büyük olasılıkla Bizans döneminden önceye dayandığı düşünülmektedir. Boğaziçi’nin İlkçağ’daki topografyası hakkında önemli bilgiler veren Byzantion’lu Dionysios’un “Anaplous Bosporou” adlı kayıp kitabında “Rhebas” olarak bahsettiği derenin Karadeniz’in ağzı yanında aktığında ve dünyada ondan daha güzel bir akarsuyun olmadığından bahseder. Petrus Gyllius 1544-1548 ve 1550-1551 yılları arasında İstanbul’da bulunmuş, Dionysios’un risalesini karıştırarak Boğaziçi hakkında bir monografya kaleme almış ve kitap 1561’de basılmıştır. Gyllius, ziyareti esnasında buradaki yunan köylülerinin yerleşimi “Rhebas” adıyla andıklarını, derenin ağzının küçük gemilerin demirlemesine uygun olduğunu aktarır.
RİVA KOYLARI VE PLAJLARI
İstanbul’a çok yakın olması ve Karadeniz’in dalgalı ama temiz denizine kıyısı olması nedeniyle yazları ve hatta kışları oldukça fazla yerli turist ağırlayan Riva’da plaj oldukça yoğun bir ziyaretçi mekânıdır.
Riva’da toplan 3 tane plaj vardır. Bunlardan ilki meydanda bulunan Riva Plajı’dır. Riva’nın en çok bilinen ve aynı zamanda da en büyük plajıdır. Diğer plaj “’1. Koy”’ ya da “’Elmasburnu”’ olarak bilinir. Jandarma karakolunun sağ tarafında kalır. Burada çadır kiralayıp kamp yapma olanağınız vardır. Son plaj ise “’2. Koy”’ ya da “’Su Ürünleri Plajı”’ olarak bilinen ve diğerlerine göre daha küçük olan plajdır.
Uzmanlar tarafından Riva Plajı İstanbul da denize girebileceğiniz en temiz bölgelerden birisi olarak gösterilmektedir. Riva plajı Karadeniz de bulunduğu için yüzerken biraz dikkatli olmanız gerekir Karadeniz dalgaları Marmara ve ege denizine göre daha sert, daha hırçındır. Plaja isterseniz kendi yiyeceğinizi getirebilir isterseniz de orada bulunan büfe ve kafeteryalardan yiyecek içerecek ihtiyacınızı karşılayabilirsiniz..